Karanlilik Gulleri
Bir gün kafam yastıkla koltuk arasında git gelleri oynuyor ,öyle dalmışım ki koltuğun üzerinde ki motiflere ,
işçiliğini ben yapmışım gibi bir gurur var içimde.
Yersiz tebessümler fışkırıyor gözlerimden,
ağzım da bu olaya eşlik ediyor ve yalnız bırakmıyor amansız mücadelede gözlerimi.
Emek,özlem ve aynı zamanda empati kurma durumu yükseklerde; Duvara bakıyorum,sanki ustanın tuğlalara çimento vuruşunu görüyorum. Bakış açısı mı ? göz mü ? bakılacak durum mu söz konusu bilmiyorum ama, '' Emek harcamak en büyük kazanç '' sonu istenilene ulaşmasa dahi.
Boşluklar var birde,çalışarak,çabalayara
- Varoş mahallelerinde ki umutları dolu ama cepleri boş olan insanın parayı özlemesi gibi, '' Değerliler Ama Yoklar ''
Ve o boş olan insan şimdi sen dinle .
-----
Attığı adımdan habersiz
Değer bilmeyen değere eğersiz
Alçalmaya devam edersen,
Eminim ki sen yere değersin.
Sükunet şehrinde katranla
Amansızlığın yine hat safhada
Mücadelen çabalar yersiz,
Bizimle sende dur aynı namaza
Nefsine ödünç mü ? günahlar
Ölen melekler hasmında ağlar
Körpecik mi ? elde umutlar
Sendeki kinle lalezar solar
Yaklaştı şimdi Fasl-ı Hazan
Sözlerimden sen fazlaca haz al
Aç ellerini de semaya
Kirden arındır Hakka talepkar
Not: Fasl-ı hazan = Sonbahar
Lalezar= Her mevsim açan tek çiçek
Unutmayın Arkanızı Dönsenizde Önünüzden kaçamazsınız ...
Not = Sunum : Halil ÖZCAN